KUR-AN VE SÜNNETİ TAHRİF EDENLERE UYMAYALIM
KUR-AN VE SÜNNETİ TAHRİF EDENLERE UYMAYALIM
İşte bu dönemde gaybî/gizli ilimler hakkında bilgisi olduğunu iddia eden, ama gerçekte şeytanların ve cinlerin oyuncağı olmaktan başka bir şey olmayan, görünüş itibariyle Müslüman, fakat içten içe küfür kaynayan yalancılar ortaya çıkacak…
Ve buradan da bir geçim kaynağı temin edeceklerdir.
Bu dönemde kişi; dininden, inancından, ahlâkından, manevi kıymet hükümlerinden tavizler vermeye zorlanacaktır… Öylesine zorlanacaktır ki; bu tavizleri vermeyenlerin yaşama hakları olmadığı ima edilecek, hatta açıkça söylenecektir.
Sevgili Peygamberimizin (s.a.v.) şu mübarek sözleri, bugünkü ortamı gayet veciz bir şekilde özetlemektedir.
“İnsanlar üzerine öyle bir zaman gelecek ki; kişi helâlden mi, yoksa haramdan mı kazandığına aldırış etmeyecektir.” [Buhârî, Sahih, Büyû’, 7]
zamanda, dinine (dinin esaslarına) sarılan kimse, koru (ateşi avucunun içinde) tutan kimse gibidir.” [Ahmed b. Hanbel, Müsned, II, 390; Tirmizî, Sünen, Fiten, 73.]
Kısacası böyle bir zamanda, imanı muhafaza etmek meşhur hadisi şerifin ifadesine göre, avuçta kor taşımak kadar zorlaşacaktır. Çünkü artık her şey menfaat ve çıkar hesapları ile politik mülahazalarla ölçülüp tartılır olacaktır.
Bu zaman fitne-fesat zamanıdır. Fitne zamanında ise nasıl sürprizlerle karşılaşılacağı bilinmez. Buna ancak kişinin imanı engel olabilir ve insan imanı, iz’ânı nisbetinde kendisini koruyabilir. Dini sorular
sadece mevzumuzla ilgili olanı nakletmekle yetinmek isteriz:
اتَّخَذُواْ أَحْبَارَهُمْ وَرُهْبَانَهُمْ أَرْبَابًا مِّن دُونِ اللّهِ وَالْمَسِيحَ ابْنَ مَرْيَمَ وَمَا أُمِرُواْ إِلاَّ لِيَعْبُدُواْ إِلَهًا وَاحِدًا لاَّ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ سُبْحَانَهُ عَمَّا يُشْرِكُونَ
“Onlar, Allah’ı bırakıp alimlerini (ahbar), rahiplerini (ruhban), Meryem oğlu Mesih’i Rabler edindiler. Halbuki onlar, bir tek ilaha ibadet etmekten başkasıyla emrolunmamışlardı. O’ndan başka İlah yoktur. O bunların ortak koştukları her şeyden münezzehtir.” (Tevbe Suresi 31. Ayet)Allah Resulü, bu ayeti okurken işiten Adiyy b. Hatem; “Ya Muhammed biz alimlerimize ibadet etmiyorduk ki! ” der. Rasulullah (sav); “Onlar, yani alimleriniz Allah’ın haram kıldığını helal, helal kıldığını haram kıldıklarında, siz itaat etmiyor muydunuz.?” Adiyy b. Hatem evet der. Rasulullah (sav); “işte böylece rab ediniyordunuz” dedi.
يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا لَا تَرْفَعُوا أَصْوَاتَكُمْ فَوْقَ صَوْتِ النَّبِيِّ وَلَا تَجْهَرُوا لَهُ بِالْقَوْلِ كَجَهْرِ بَعْضِكُمْ لِبَعْضٍ أَن تَحْبَطَ أَعْمَالُكُمْ وَأَنتُمْ لَا تَشْعُرُونَ
Ey iman edenler. Seslerinizi (fikirlerinizi) O Nebi'nin sesinin (bildirdiklerinin) üstüne yükseltmeyin! (Yoksa) siz farkında olmadan yaptıklarınız boşa gider! (Hucurat/Ayet Ayet 2)
وَمَا كَانَ لِمُؤْمِنٍ وَلَا مُؤْمِنَةٍ إِذَا قَضَى اللَّهُ وَرَسُولُهُ أَمْرًا أَن يَكُونَ لَهُمُ الْخِيَرَةُ مِنْ أَمْرِهِمْ وَمَن يَعْصِ اللَّهَ وَرَسُولَهُ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالًا مُّبِينً
Allah ve Resûlü bir işe hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resûlüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.Ahzap suresi 36.
"Rasulullah'ın belirlemiş olduğu bir sünnet var iken kimse görüş belirleyemez." - İbni Bâtta, El-İbane 100.
Müslümanın inancında;Kur'an ve sünnetin ebedi rehberliğinde, İslâm kültür ve medeniyetinin zengin bilgi mirası eşliğinde nezih bir hayat yaşamak vardır.
Müslümanın inancında;Kur'an ve sünnetin ebedi rehberliğinde, İslâm kültür ve medeniyetinin zengin bilgi mirası eşliğinde nezih bir hayat yaşamak vardır.
Yorumlar